Bu kitabın yazarı Şukufe Nihal, kendisi 1896 doğumlu, Türk Edebiyatı'nın modern kadın yüzü. Kitabın önsöz bilgisine göre adı bile anılmayan , unutulan, çok eser vermiş, modernleşmeye katkısı olmuş bir yazar. Kendisi hayatı boyunca memleket memleket gezmiş, bir aydın olarak köy insanları ile tek tek sohbet köprüleri kurmuş. Bu kitap da bir gezi kitabı. İşte yukarıda bahsettiğim hikayenin peşine düşen yazar, o olayın yaşandığı yere, Domaniç Dağları'na kadar gidiyor. O kadınla tanışmak istiyor. Yol boyunca karşılaştığı yerel halk ile sohbetler yapıyor. Köylüler tarafından yeni yapılmış, öğretmensiz okullar görüyor. Akşamları tek tencere yemekleri olan ama suratları tebessüm saçan insanlar görüyor.
80 sayfa su gibi aktı okurken, öyle zarif ve akıcı bir tarzı vardı ki, hiç bitmesin istedim.
Peki o kadıncağız oğlunu neden mi vurmuş? Bu kitabın birinci sayfasında yazdığına göre, evladı savaşta düşmana haber taşımış... Ama aslında gerçekte ne olmuş... Onu , olur da bu kitap ile bir yerlerde rastlarsanız diye yazmadım... Herkese selamlar...