16 Eylül 2014 Salı

Doğunun Limanları ( Amin Maarouf)

" Artık beklediğim yarınlar dünde kaldı. O bir daha hiç gelmedi. Ona kırgın değilim. Neden gelsindi ki ? Beni kurtarmak için mi? Beni bir kez kurtarmıştı. İyileştirici sözler söylemişti. İçimdeki dipsiz kuyunun duvarlarından yukarı doğru yavaş yavaş tırmanıyordum."


"Geleceğinden, onurundan, en sade zevklerinden yoksun kalınca, geriye ne kalır? Bekleyen bir sevgi. Sakin ama güçlü bir sevgi..." 
Hani bazı kitapları okurken öyle etkisinde kalırsınız ki, hem merakınızdan hemen bitsin istersiniz , hem de o kadar  zengin ve güzel cümleleri vardır ki , hiç bitmesin , hep sürsün istersiniz... Bitirince de sonu belirsizdir o kitabın. Sonunu da siz istediğiniz gibi yazarsınız... 

İşte  Doğunun Limanları da öyle bir kitaptı. Ajandam kitaptan sözlerle doldu, aklım ise 'İsyan' ve 'Clara'nın aşkında kaldı. İlk Amin Maalouf  kitabımdı , son olmayacağı kesindi. ... İşte kitaptan bir söz daha " Aşk, el değmemiş olarak kalabilir, heyecan da öyle. Aylar da geçse , yıllar da geçse! Hayat , bıkılacak kadar uzun değil..."

Doğunun Limanlarında , yüreğinizdeki gemi gezinip duracak hikayeyi okurken. Kitabın dili öyle akıcı ve zengin ki, elinizden bırakamayacaksınız. 

"Tünelin ucunda ışık görünmese de , ışık varmış gibi yürümek ve ışığın görüneceğine inanmak gerekir." 

Okurken hem umut edecek , hem de İsyan'nın hikayesine isyan edeceksiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder